7 Ağustos 2012 Salı

SHANTARAM Gregory David Roberts

Okuduktan sonra Hindistan' a yaptığım iş başvurularını arttıran kitap. Kitabı elime aldığım anda‘’ Kader seni güldüremiyorsa espiriyi anlayamadın demektir.’’ notuyla beni tavlayıverdi. Betimlemelerden pek hoşlanmayan bir okuyucu olan ben hiç sıkılmadan, Bombay'ı, Goa' yı, Afganistan' ın dağlarını tek tek gezdim. Betimlemenin hem bu kadar ayrıntılı hem de bu kadar eğlenceli yazılabildiğini öğrendim. Bunun yanında yazarın iç sesini böylesine dürüst bir şekilde ortaya koyması beni bir hayli etkiledi. Kitap, Gregory David Roberts’ ın Avusturalyanın çok iyi korunan bir hapisanesinden kaçtıktan sonra yaşakdıklarını anlatıyor. Kitabı okuduktan sonra hayatınızı sıkıcı bulmaya başlayabilir, kitap bittikten sonra ise kendinizi büyük bir boşlukta bulabilirsiniz. Türkçe çevirisi 863 sayfa. Bağlımlılık tehlikesi yüksek ve kitabı bitirdikten sonra yazara sevgiyle karışık bir öfke duyuyorsunuz,‘’ Neden devamını yazmadın?’’ diye:) Şöyle kısa bir özet geçeyim de daha fazla meraklandırmayayım sizi, Lin (Gregory David Roberts) sahte pasaportuyla Bombaya gider. Orada klinik işletmek ve suç örgütüne katılmak gibi birçok farklı şeyle uğraşır. Aşkın ülkesi Hindistan' nın kendine özgü güzelliklerini keşfederken bir yandan da aşka ve sevgiye dair yepyeni tanımlamalar, çıkarımlar ediniyorsunuz. Sözün kısası şiddetle tavsiye ediyorum. Sevgiler:)